Robotik Radikal Prostatektomi

Robotik radikal prostatektomi, prostat kanseri tedavisinde uygulanan modern ve minimal invaziv bir cerrahi yöntemdir. Bu prosedürde, da Vinci gibi robot destekli cerrahi sistemleri kullanılarak prostat bezinin tamamı çevre dokularla birlikte çıkarılır. Geleneksel açık cerrahilere kıyasla daha küçük kesilerle gerçekleştirilen bu yöntem, cerraha daha fazla hassasiyet ve üç boyutlu görüş sağlar.
Robotik cerrahi sisteminde, cerrah konsoldan robotik kolları kontrol eder. Bu kollar; yüksek manevra kabiliyetine sahip, insan elinin ulaşamayacağı alanlarda bile son derece hassas hareket edebilen aletlerdir. Görüntüleme teknolojisi sayesinde, ameliyat sahası yüksek çözünürlükte ve üç boyutlu olarak izlenir.
Bu cerrahi yöntem genellikle lokalize prostat kanseri tanısı almış hastalarda uygulanır. Yani, kanser prostat bezinin dışına çıkmamışsa, robotik radikal prostatektomi uygun bir tedavi seçeneğidir.
• Yaş ve genel sağlık durumu: İleri yaşta ya da ciddi sağlık sorunları olan hastalar için cerrahi risk taşıyabilir.
• Kanserin evresi ve agresifliği: Düşük ve orta riskli lokalize prostat kanserlerinde önerilir.
• PSA düzeyi ve Gleason skoru: PSA seviyesi ve biyopsi sonuçları cerrahi kararda önemli rol oynar.
• Hasta tercihi: Bazı hastalar, ışın tedavisi veya aktif izlem yerine cerrahiyi tercih eder.
Robotik cerrahi, aynı zamanda sinir koruyucu tekniklerin daha başarılı uygulanmasına olanak tanıdığı için, cinsel fonksiyonun ve idrar kontrolünün korunması açısından da avantajlıdır.
Robotik radikal prostatektomi, hem cerrah hem de hasta açısından birçok avantaj sunar. Bunlar şu şekilde özetlenebilir:
Robotik cerrahi, 5-6 adet küçük kesiyle gerçekleştirilir. Bu, büyük kesilerle yapılan geleneksel açık cerrahiye göre daha az doku hasarı ve daha az kan kaybı anlamına gelir.
Robotik cerrahinin hassasiyet avantajı sayesinde damar yapıları daha az zarar görür, bu da kan kaybını ve ameliyat sonrası ağrıyı azaltır.
Ameliyat sonrası hastanede kalış süresi genellikle 1-2 günle sınırlıdır. Çoğu hasta birkaç hafta içinde günlük aktivitelerine dönebilir.
Cerrah, üç boyutlu ve yüksek çözünürlüklü bir görüntü eşliğinde çalıştığı için prostat çevresindeki sinirler ve damarlar daha iyi korunabilir.
Sinir koruyucu cerrahi sayesinde, uygun hastalarda ereksiyon ve kontinans (idrar tutma) fonksiyonlarının daha yüksek oranda korunması mümkündür.
İdrar kaçırma oranının çok düşük olması
Cinsel sinirler ameliyat esnasında sinirlerin korunması halinde ereksiyon yeteneğinin yüzde 90ın üzerinde oranında korunması
Küçük kesiler sayesinde ameliyat sonrası yara izi belirgin değildir.
Ameliyat sonrası iyileşme süreci genellikle oldukça hızlı ve konforludur. Ancak yine de hastaların dikkat etmesi gereken bazı önemli noktalar vardır:
Çoğu hasta 48-72 saat içinde taburcu edilir. İyileşme süreci boyunca doktorun önerdiği antibiyotik ve ağrı kesiciler kullanılır.
Prostat çıkarıldıktan sonra idrar yolunun yeniden düzenlenmesi gerekir. Bu nedenle genellikle 5–10 gün süreyle idrar sondası (kateter) kullanılır.
Ameliyattan sonraki ilk haftalarda ağır kaldırmaktan kaçınılmalı, dinlenmeye öncelik verilmelidir. Yavaş yürüyüşlerle hareketlenmek iyileşmeyi destekler.
İdrar kontrolü de zamanla geri kazanılır. Kegel egzersizleri gibi pelvik kasları güçlendiren çalışmalar iyileşme sürecini destekler.
Ameliyat sonrası çıkarılan dokunun patolojik incelenmesi yapılır. Eğer kanser prostat dışına yayılmışsa, ek tedavi (ışın tedavisi vb.) gerekebilir.
Evet daha başarılıdır ve altın standart bir yöntemdir.
Robotik cerrahinin başarısı, cerrahın deneyimiyle doğrudan ilişkilidir. Deneyimli ellerde robotik cerrahi, açık cerrahiye göre daha iyi fonksiyonel sonuçlar ve benzer onkolojik başarı sağlar.
Ameliyat sonrası ilk dönemde geçici idrar kaçırma görülebilir. Ancak hastaların yüzde 99unda bu durum zamanla düzelir. Pelvik egzersizlerle süreç hızlandırılabilir.
Sinir koruyucu teknikler uygulanmışsa, genç yaşta ve önceden sağlıklı cinsel fonksiyona sahip olan hastalarda tam iyileşme mümkündür. Ancak bu süreç kişiden kişiye değişebilir.
Robotik radikal prostatektomi işlemi, Koru Çukurambar Hastanesi’nde üroonkoloji alanında uzmanlaşmış Prof. Dr. Hasan Biri liderliğinde üroloji ekibi tarafından uygulanmaktadır.
Prof. Dr. Hasan Biri’nin deneyimi ve ileri teknolojilerle donatılmış ameliyathane altyapısı sayesinde, hastalar hem onkolojik açıdan etkili hem de yaşam kalitesini koruyan bir tedavi süreciyle karşılaşır.
Koru Hastanesi, hastalarına 7/24 iletişim ve randevu imkânı sunarak sürecin her aşamasında güvenilir ve erişilebilir bir sağlık hizmeti sağlamaktadır.
Detaylı bilgi ve randevu için :